BECAUSE OF THE WHEATHER CONDITION
TOP
Yaratıcı Yazarlık

“Galapera Sanat – Yaratıcı Yazarlık ve Öykü Atölyesi”

Yazmak, duyguların dışa vurumu, içimizde biriken tutkuların, özlemlerin sancısı. Yazmak, bir insanı sevmek gibi, onu yaşatmak ve öldürmek; bir son yaşandığında yeniden başlamak ve başladığınız şeyi sonlandırmak gibi.

Hafta sonunun ilk günü… Öğle sonrasının ilk saatleri… Sanki bir beş çayı havasında, ince belli bardaklardaki çaylarımız masada, elimizde kalemler ve kağıtlar; büyük tutkular ve büyük aşklar… Bir araya geldiğimiz ilk gün, yaz mevsiminin son sıcakları, içimiz kıpır kıpır… Sanki kızlar toplantısı…

Galapera Sanat’ın kapılarını araladığım ilk gün, mutluluk, sevinç, heyecan ve tarif edemediğim bir çok duygu… Havalimanı çalışma ortamından uzaklaşıp ruhumu dinlendirebileceğim, gürültünün, kalabalığın olmadığı, sessiz, sakin, huzur dolu yeni bir ortam. Farklı insanlarla tanışmak, farklı bir şeyler öğrenmek, farklı bir hayata başlamak… Sırf bu yüzden vardiyalı çalışma sistemi içerisinde uykusuzluk ve yorgunluk demeden katıldığım toplantılar… Üstelik her hafta İstanbul’un farklı tarihi mekanlarından birine gidiyor, derste okuduklarımız, yazdıklarımız ve öğrendiklerimiz, bizi, İstanbul’un unutulmaz mekanlarında bir kez daha derinden büyülüyordu. Binbirdirek Sarnıcı, Caferağa Medresesi, Kız Kulesi… Yaşama sevincimiz biraz daha artarken, bizi yoran İstanbul’un aslında çok güzel olduğunu ve bizi yoranın İstanbul olmadığını anlıyorduk.

Paylaştıklarımız bununla da bitmiyordu. Ders sonrasında her hafta sonu tanıştığımız farklı yazarlar, farklı romanlar, öyküler ve yapılan güzel sohbetler. Farklı düşüncelerin harmanlandığı, her kelimenin ardında yatan büyük anlamlar ve büyük tutkular. Bizi birbirimize bağlayan, içimizde, bazen yorgun, bazen umutsuz çocuğu uyandıran dakikalar oluyordu.

Öykü yazmak için bir araya geldiğimiz, tüm insanları seven, kapıları herkese açık Galapera Sanat. Ve Galapera Sanat’ın kapılarını açarak bizi bir araya getiren değerli insan Jale Sancak. Kurduğu her cümlesi açık ve anlaşılır, samimi ve içten, tutkulu, sevgi dolu…  Onu ne zaman hatırlasam, gözümün önünde hep o aynı gülüşü; her şeye rağmen kimseden esirgemediği, içimizi ısıtan, bir şeyler öğretmek için can atan, içimizdeki ölü ruhu canlandıran, yazmanın ne demek olduğunu bir kez daha hatırlatan…

Yazmak arkadaşlar edinmektir, paylaşmaktır, gülümsemektir… Bizi bir araya getiren meraktır, bilinmeyenlere olan hasrettir, tutkudur. Farklı sebeplerle gelmişiz gibi görünüp, aynı aşkla bağlandığımızdır. Yazmak her şeye rağmen yine yazmaktır. Öykülerini paylaşan ve öykülerimi dinleyen Jale Sancak Hoca’ya ve tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.

            Eylül 2013 – Kasım 2013 Galapera Sanat – Yaratıcı Yazarlık ve Öykü Atölyesi

«

»

Bir Cevap Yazın