BECAUSE OF THE WHEATHER CONDITION
TOP

Havacılık Sektöründe Kariyer – Erçin SAKAL

2010 yılında Atatürk Havalimanı’nda aynı ekipte çalıştığım arkadaşım Erçin ile Bodrum’da karşılaştım. Kariyerinde büyük kararlar aldığını öğrenince havacılık bölümlerinde okumak isteyen öğrenciler için kariyer konusunu konuştuk. Röportajımız çok ani oldu; ama iyi ki de oldu. Sektörde bilinmeyenler çok fazlayken, 5 yıllık tecrübesiyle kurduğu bir cümle bile çok değerliydi. Vakit ayırdığı için kendisine çok teşekkür ediyorum.

21.06.2017

YOLCU HİZMETLERİ MEMURU OLARAK ÇALIŞMADIĞIM BÖLÜM KALMADI

Merhaba, bize biraz kendinizden bahsedebilirsiniz?

1987 Uşak doğumluyum. 2007 yılında Dumlupınar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Makine Bölümü mezunuyum. 2014 yılı Anadolu Üniversitesi İşletme Yönetimi mezunuyum. 2009 yılında özel bir bankada işe başladım; ancak aklımda kabin memuru olmak vardı. 2010 yılında Türk Hava Yolları’nın alım yaptığını öğrendim ve başvuruda bulundum. Turkish Ground Service adlı şirketin kurulduğunu ve Türk Hava Yolları’nın yer hizmetlerini yürüteceğini mülakatlarda öğrendim. Mülakatlarım sonucunda Turkish Ground Service’de Yolcu Hizmetleri Memuru olarak 2010 yılında çalışmaya başladım.

Yolcu Hizmetleri Memuru olarak hangi bölümlerde çalıştınız?

Yolcu Hizmetleri Memuru olarak birçok bölümde çalıştım. Hatta çalışmadığım bölüm kalmadı diyebilirim. Check-in kontuarlarında çalışmaya başladım. Türk Hava Yolları’ndan işi devralıyorduk ve Türk Hava Yolları personellerinden işi öğrendim. Uzun süre sorumlu personel olarak supervisor kontuarında çalıştım. İleri seviyede İngilizce bildiğim için özel uygulaması olan Amerika-İngiltere-İsrail kontuarında sorumluluk yaptım. Overbook yolcuların işlemlerinin yapıldığı Denied Boarding ofiste çalıştım. Kısa süreli de olsa yoğun günlerde Arrival ve Hotel Desk ofislerine çalışmaya gittim. Personel eksikliği sebebiyle çok farklı bölümlerde çalıştım. Ama bunun en önemli sebebi işimi temiz yaptığım ve İngilizce bildiğim içindi. İşe başlayan çoğu kişi İngilizce bilmiyordu ve bu ne yazık ki çalışanların en büyük eksiğiydi.

SÜREKLİ MESAİ YAPTIĞIMIZ İÇİN İŞİN DEĞERİ BİLİNMİYORDU

Yolcu Hizmetleri biriminden harekât birimine neden geçiş yaptınız?

Yolcu Hizmetleri Memuru olarak işimi severek yapıyordum; ancak bu şekilde bir kariyer yapamayacağımı anladım. Her bölümde çalıştım, sistematik olarak çoğu şeyi öğrendim. Şeflerim, müdürüm, arkadaşlarım herkes benim çalışmalarımdan memnundu, bunu dile getiriyorlardı. Ancak siz işinizi ne kadar temiz ve düzgün yaparsanız, o kadar fazla iş yapıyordunuz. Sonucunda ise takdir görmenin ötesine geçemiyordunuz. Yolcu Hizmetleri Memuru olarak bir şef ya da müdür olma durumu kariyer planlamasına bakmıyordu. Sektörde olmayan, tanımadığınız, vasıfları uygun olmayan kişiler gelip şef ya da müdür oluyordu. Bu durum da ister istemez beni havalimanından uzaklaştırıyordu. Haksızlık ve adaletsizlik, sürekli mesai durumu söz konusuydu. Her şey bir yana sürekli mesai yaptığımız için işin değeri bilinmiyordu. Ne kadar iyi ve temiz çalışırsak, hep daha fazlası isteniyordu. Bende harekât birimine geçiş yapmaya karar verdim.

Harekât birimi Yolcu Hizmetleri’nden farklı mıydı? Bununla ilgili araştırma yaptınız mı?

O sıralarda harekât birimine geçiş yapan arkadaşlarım olmuştu. Onlarla konuşmalarım esnasında bu geçiş kararını almıştım. Tabi şeflerim ve müdürüm bu geçişi istemiyordu. Yolcu Hizmetleri Memuru olarak iyi çalışan birinin gidişini kimse istemiyordu. Ama çabalarım sonucunda 2012 yılının sonunda Harekât Memuru oldum. Yolcu Hizmetleri Memuru ile arasındaki fark ise çok açıktı. Yolcu Hizmetleri Memuru işin turizm, Harekât Memurluğu havacılık tarafıydı.

İki farklı bölümde çalışan biri olarak önemli bir konuya değindiniz, bunu biraz açabilir misiniz?

Harekat birimine geçiş yaptığımda havacılık ile ilgili eğitimler aldım. Uçağın balansı, pilotlar, hostesler, temizlik ekipleri, uçak altında çalışan işçiler, boarding yapan yolcu hizmetleri… Bu bölümde çalışırken büyük bir operasyon yürütmeye başladım. Uçağın tüm operasyonundan sorumlu oldum. Bu sorumluluk Yolcu Hizmetleri Memuru olarak aldığım sorumlulukla hiç alakası yoktu. Zamanla yarış aynıydı; ama hata yapma payınız yoktu.

BÖYLE BİR YERDE KARİYERDEN SÖZ ETMEK NE KADAR MÜMKÜN OLABİLİR Kİ?

Harekât birimine geçiş kararını nasıl değerlendiriyorsunuz? Kariyeriniz için doğru bir karar mıydı?

Harekât memuru olarak hep severek çalıştım. Sevmediğim şey ise yöneticilerin ve çalışanların uyguladığı çalışma sistemiydi. Açıklamak gerekirse harekât askerlik gibiydi. Yeni başlayan personel çalışır, eski personel yatardı. Tüm işleri yeniler yapardı. Uygulamaya bakıldığında yeni personelin işi öğrenmesi için güzel bir uygulama; ama kişinin yaptığı işten bezdirilmesine gerek yoktu. Uygulanan bu durum da, yeni bir personel gelmeden bitmezdi. Böyle bir yerde kariyerden söz etmek ne kadar mümkün olabilir ki?

Harekât biriminde de kariyer düşünceleriniz yok oldu, diyebilir miyiz?

Yolcu Hizmetleri Bölümü’nde olduğu gibi harekât bölümünde de şef ya da müdür olabiliyorsunuz. Tabi güçlü bir referansınız varsa. Referans, artık kimsenin çekinmeden dile getirdiği bir durum oldu havalimanında. Böyle olunca ben burada nasıl kariyer edinebilirim diye değil, nereden referans bulabilirim araştırılmaya başlandı. Bu durumlar da havacılık sektöründe kariyer yapabilme düşüncemi yok etti. Keyifle çalıştığım sektörde, keyifsizce çalışmaya başladım.

Sizce havacılık sektöründe kariyer yapmak mümkün değil midir?

Yolcu Hizmetleri ya da Harekât Memuru olarak düşüncelerimi belirttim. Genel olarak sektöre baktığımızda pilotlar kaptan pilot olmak, hostesler amir olmak için uğraşır. Uçak teknik kısmı sınavlarını geçerseniz belirli bir yere gelirsiniz. Havacılığın hangi faaliyet alanında çalışırsanız çalışın yapacağınız en üst kariyer sınırı bellidir. Bu sektörde güzel kariyer yapabilirsiniz. Çok çalışırsınız, uğraşırsınız; ama güçlü bir referansınız olmalıdır. Tabi güçlü referansınız olduktan sonra çok çalışmaya ihtiyacınız var mıdır(?) buna da sektörde çalışmaya başladığınızda karar verirsiniz.

Havalimanındaki çalışmalarınıza neden son verdiniz?

Kariyer bir insanın sevdiği işi yapmasıyla başlar. Ben sevdiğim işi yaptım. Öğrenmeye, daha iyi hizmet vermeye çaba gösterdim. Ben çaba gösterdikçe kendimi büyük bir yoğunluğun içinde buldum. Bu yoğunlukta giderek kaybolduğumu fark ettim. Ve en çok fark ettiğim şey de tüm bu yoğunluğun, karmaşanın içinde ilerlememe engel bendim. Bildiklerim ve gördüklerim karşısında hep sessizdim, hep çalıştım. Bir yerde dur demenin artık vakti gelmişti. Tabi bu işin kendi açımdan duygusal boyutu. İşin bir de teknik boyutu var.

Havacılık sektöründeki teknik boyuttan mı bahsediyorsunuz?

Havalimanında çalışmak, sürekli zamanla yarışmak, yoğunluk, bunlar yorucu ve yıpratıcıydı. Ama teknik olarak harekât biriminde uymanız gereken birçok konu var. Radyoaktif madde yüklemesi, cenaze yüklemesi, canlı hayvan yüklemesi ki burada sadece kedi köpekten değil büyük boyutlu yırtıcı hayvanlardan ve sürüngenlerden bahsediyorum, uygulanması gereken prosedürler çerçevesinde az bir zamanda temiz iş yapmanız, uçak altında çalışan insanlar, bir yandan uçağa yolcuların binmesi, emniyet ve güvenlik… Bir radyoaktif madde yüklenirken, kurallara ne kadar uyarsanız uyun etkileniyorsunuz. Sağlığınız ciddi şekilde risk altında oluyor. Meteorolojik olarak da olumsuz hava koşullarında yürüttüğünüz operasyon, yoğunluk, apronda sürekli yaşanan trafik kazaları, sakatlananlar, yaralananlar, ölenler…  Tüm bu yoğunlukta hata yapma payınız kesinlikle yok. Bu seferlik de böyle olsun durumu kesinlikle söz konusu değil. Bunun bilincinde olarak çalışırken üst yönetimin, yani yöneticilerin baskıları da açıkçası bu işten keyif almamı kaçıran önemli etkenlerdir. Aldığım bir kararla havacılık sektöründeki çalışmalarımı sonlandırdım.

KENDİLERİNE ZAMAN YARATSINLAR

Bundan sonraki kariyerinizde neler planlıyorsunuz?

Havalimanında çalışırken işe gidip geliyor, kendinizi işe kaptırıyorsunuz. Sürekli mesai var, iş hiç bitmiyor. Bir programın içindesiniz; ancak tatil planınızı yapamıyorsunuz. Ailenizle ve arkadaşlarınızla paylaştıklarınız azalıyor. Bundan sonraki kariyerimi planlarken kendime, aileme, arkadaşlarıma vakit ayırmak istiyorum. Bu hayata bir kere geliyorum, bu yılları bir daha yaşamayacağım. Havalimanından sonra 1 yıl kendi işimi yaptım, yine kendi işimi yapmaya devam ediyorum. Şimdi tek hayalimi gerçekleştirmek istiyorum. Motorumla Türkiye turuna çıktım ve bunu tamamlamak istiyorum. Yarın ne olacağını bilmeden yaşamak istiyorum. Kendimi dönen bir çarka kaptırmak istemiyorum.

O zaman şuan neler yaptığınızdan biraz bahsedebilir misiniz?

Şuan motorumla Türkiye turuna çıktım. Ege, Akdeniz, Karadeniz üzerinden Gürcistan’a kadar gideceğim. Bu yolculukta müzeleri araştırıyorum ve rotamı bu şekilde çiziyorum. Müzeleri geziyorum ve belirli yerlerde de kamp kuruyorum. Havalimanında çalışırken gitar ve bateri çalıyordum. Sonrasında rüzgâr sörfü, yelkenli, bisiklet, fotoğrafçılık, motor gibi hobilerim oldu.  Belki yurt dışına çıkmadım; ama hiç boş da durmadım. Hala da boş durmuyorum. Motor ile seyahatim sırasında çok kişiyle tanıştım. İlginç anlara şahit oldum. Tanıştığım insanların fotoğraflarını çekiyor, ilginç olayları da yazıyorum. Yakın bir zamanda fotoğraflarımı ve yazılarımı bloğumda paylaşacağım. Kariyer insanın sevdiği işi yapmasıdır diyorum ya, şuan sevdiğim şeyleri yapıyorum ve çok mutluyum. Havacılık sektöründe çalışacak kişiler de mutlaka kendilerine zaman yaratsınlar ve hobi edinsinler. Çünkü siz ne kadar çok çalışırsanız çalışın, iş bitmiyor. Üstelik yaşlanıyorsunuz ve sadece başkalarının hayallerinde yer alıyorsunuz.

BEKLENTİLER NE KADAR YÜKSEK OLURSA HAYAL KIRIKLIKLARI DA O KADAR BÜYÜK OLUYOR

Şuan havacılık bölümleri üniversitelerde popüler hale geldi. Öğrencilerin beklentileri çok yüksek. Bu bölümde okuyan öğrencilere, havacılık sektöründe işe başlayacak kişilere neler önerirsiniz?

Bu sorunun cevabını aşağıdaki videomuzda bulabilirsiniz. İyi seyirler.